uç ~ اوج
Yeni Türkçe Kamus - uç ~ اوج maddesi. Sayfa: 91 - Sira: 4
Yeni Türkçe Kamus, 1928 yılında hazırlanmış Raif Necdet Kestelli Sözlüğü; uç maddesi. osmanlıcada uç ne demek, uç anlamı manası, uç osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte uç hakkında bilgi. Arapça uç ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada uç anlamı
Yeni Türkçe Kamus - اوج uç ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
uç ~ اوج güncel sözlüklerde anlamı:
evc ::: (a. i. c. : evcât) : 1) yüce, yüksek, bir şeyin en yüksek noktası, doruk, (bkz. : şahika), [zıddı "hazîz"].
evc-i bâlâ ::: en üst derece.
evc-i hevâ ::: havanın üstü, en yüksek tabakası.
evc-i rif'at ::: yüksekliğin tepesi, son noktası. 2) astr. 21 haziranda arzın mahreki üzerinde Güneşten en uzak bulunduğu nokta.
evc ::: (f. i.) : müz. eski makamlardandır. Bu makam, ırak makamının inici şeklidir. Segah dörtlüsünün ırak perdesindeki şeddi ile uşşak dörtlüsünün karışmasından mürekkep bir makamdır. Durak ırak ve birinci derecede güçlü dügâh'dır. Donanıma si koma bemolü ile fa bakıyye diyezi konulur. Ancak evic'de bestekârlar hemen her zaman mi diyez (acem) kullanmışlardır. Makam tiz perdelerde dolaştıktan sonra, inici bir şekilde ırak'da karar verir.
evc-i hûzî ::: müz. altı yedi asırlık bir mürekkep makamdır. Sengin semaî, düyek ve sofyan (2 adet) usullerindeki 4 bektâşi nefesi makama misaldir. Evç-hûzî, eviç makamına uşşak ilâvesinden mürekkeptir. Uşak ile düğâh perdesinde kalır. Donanımına uşak gibi yalnız si için bir koma bemolü konulur (bu ses, eviç'de de müşterektir), eviç-aşîran da evc-hûzî'nin diğer bir isminden başka bir şey değildir.
evc-i nihavendi ::: müz. tahminen iki asırlık veya daha eski, numunesi bulunmıyan bir mürekkep makamdır.
evc-i pûselik ::: müz. iki asırlık bir mürekkep makamdır, eviç'e bir pûselik beşlisi ilâvesinden mürekkeptir. Bu beşli ile dügâh perdesinde kalır. Güçlü birinci derecede eviç'in durağı olan fa diyezidir. Donanıma eviç gibi si koma bemolü ile fa bakıyye diyezi konulur Pûselik beşlisi için ise bu sesler bekar yapılır.
evc ::: doruk , zirve
evc ::: doruk
evc ::: zirve
evc ::: (a. i. c. : evcât) 1) yüce, yüksek, bir şeyin en yüksek noktası, doruk, (bkz. : şahika), [zıddı
uç ::: ağız, had, hudut, ibik, sınır, son