Çağdaş Sözlük

münevver ~ منور

Yeni Türkçe Kamus - münevver ~ منور maddesi. Sayfa: 765 - Sira: 7

Yeni Türkçe Kamus, 1928 yılında hazırlanmış Raif Necdet Kestelli Sözlüğü; münevver maddesi. osmanlıcada münevver ne demek, münevver anlamı manası, münevver osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte münevver hakkında bilgi. Arapça münevver ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada münevver anlamı

Yeni Türkçe Kamus - منور münevver ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

münevver ~ منور güncel sözlüklerde anlamı:

MüNEVVER ::: (Nur. dan) Mc: Kur'anî ve imanî eser okumakla ve ibadet ve taatla nurlanmış. Nurlandırılmış, ışıklı. * Uyanık. İntibaha gelmiş. Akıllı âlim. İmanî ve İslâmî tahsil ve terbiye görmüş. * Parlatılmış.

münevver ::: (a. s. nûr'dan) : 1) tenvîr edilmiş, nurlandırılmış, parlatılmış, aydınlatılmış; ışıklı. 2) *aydın Fkimse] . 3) i. kadın adı.

münevveriyyet ::: (a. i. nûr'dan) : münevverlik, aydınlık.

münevvertyyet-i efkâr ::: fikir aydınlığı.

münevvir ::: (a. s. sûr'dan) : ten-vîr eden, nurlandıran, parlatan, aydınlatan.

münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) : tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).

münevver ::: nurlanmış, aydın.

MüNEVVER ::: Allahü teâlâ bir kimseye nûr vermezse, o kimse münevver olamaz. (İmâm-ı Rabbânî)

Namaz kalbi temizler kötülükten men eder
Münevver olamazsın, namazı kılmadıkça.

(M. Sıddîk Gümüş)

Münevver :::


  1. Aydın kimse
    Örnek: Biz şu anda bir münevverler aşiretinden başka neyiz? P. Safa

  2. Aydınlatılmış.

  3. Aydınlatılmış ışıklı, parlatılmış.

  4. Aydın.

münevver ::: nurlandırılmış , aydın

münevvir ::: nurlandıran

münevver ::: ‬aydınlanmış

münevver ::: parlak

münevver ::: aydın fikirli

münevver ::: (a. s. nûr'dan) 1) tenvîr edilmiş, nurlandırılmış, parlatılmış, aydınlatılmış; ışıklı. 2) *aydın Fkimse] . 3) i. kadın adı.

münevvir ::: (a. s. sûr'dan) ten-vîr eden, nurlandıran, parlatan, aydınlatan.

münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).

münevver ::: aydın, ziyalı

MÜNEVVER :::

(Nur. dan) Mc: Kur'anî ve imanî eser okumakla ve ibadet ve taatla nurlanmış. Nurlandırılmış, ışıklı. * Uyanık. İntibaha gelmiş. Akıllı âlim. İmanî ve İslâmî tahsil ve terbiye görmüş. * Parlatılmı